İlkyardım
İLK YARDIM SETI
Teknede kullanılan ilk yardım seti, herhangi bir seyahat amacıyla düzenlenmiş setten farklı değildir. Bunun içinde bir ilk yardım kitapçığına ek olarak;
-
Pansuman malzemesi, mümkünse suya dayanıklı yara bantları ve bandajlar
-
Aspirin, parasetamol ve benzeri ağrı kesiciler,
-
Antiallerjik tablet ve kremler
-
Deniz tutmasına karşı tabletler (dramamine ve metpamid)
-
Güneş kremi ve yanıklara karşı krem ve pomadlar (anestol, bepanthene)
-
Termal battaniye,
-
Makas, iğne, enjektör bulunmalıdır
Aciliyet sözkonusu olduğunda, bir durum tespiti yapıp, en riskli duruma ilk önce müdahale edilmelidir. Ancak,
-
Tekneyi güvenli bir seyir pozisyonuna sokup, müdahaleye sonra başlanması, başka ikincil kazaların oluşmasına engel olmak açısından önemlidir,
-
Kazazedenin uyarana cevap düzeyi durumun ciddiyetini belirleyen en kolay yöntemdir.
-
Eğer kazazede cevap veremeyecek durumda ise, havayolu sağlanmalı ve vital bulgular değerlendirilmelidir.
-
Sesli ve ağrılı uyarılara cevap vermeyen, şuuru kapalı bir kişiyi, tehlikeden uzaklaştırmak, havayolunu sağlamak veya kalp masajı yapma gerekliği yoksa yerinden oynatmayın
-
Hastayı yan yatırın.
-
MAYDAY verin. Cep telefonu değil, telsiz kullanın. Gerekirse karşı taraftan tıbbi yardım alınabilir.
-
Eğer hasta uyaranlara cevap vermiyor, nefes alışı düzensiz ve kalp atımı yok veya zayıfsa kalp masajına başlayın
Boğulma vakalarında, canlandırma biraz daha farklı olarak uygulanabilir. Bu tip vakalarda, kalp durması oksijen azlığına, nefes durmasına bağlı olduğu için, hastayı yan yatırıp ağzın ve boğazındaki suyu boşalttıktan sonra, 4-5 nefes verilmesi çoğunlukla kalp atımını sağlar.
HİPOTERMİ
Standart battaniyeler yerine bu amaca hizmet eden termal battaniyeler veya yoksa uyku tulumu kullanılmalıdır.
Kazazedenin yatırıldığı yerin soğuk olmaması, izole edilmiş olması, ortamın ısıtılması önemlidir.
Ovarak kan dolaşımını arttırmak yararlı olur. Ancak birden bire çok ısıtmak doğru değildir.
KULAĞA SU KAÇMASI
Deniz veya havuz suyunun kulağa kaçması sonucu gerçekleşir. Genelde devamlı suya girmek zorunda olmaları sebebiyle, yüzücülerde daha sık görülmesi açısından yüzücü kulağı olarak bilinir. Suya atlama ile başlayabilir. Kulağın tamamen tıkandığı ve işitmenin kaybolduğu buşonlardan farklı olarak ağrılıdır. Ağrı önceleri kulak kepçesi veya memesinin sağa sola çekiştirilmesi ile ortaya çıkar. Daha ileri durumlarda iyice artar, kulağa dokunulmasa dahi sabit şekilde devam eder. Genelde kışın ortaya çıkan orta kulak iltihaplarından farklı olarak yaz döneminde karşılaşılır. Tedavisi sudan uzak durma ve ağızdan veya damla şeklinde antibiyotiklerdir. Kulak iltihabının temizlenmesi için bir KBB uzmanına ihtiyaç vardır.
DENIZ TUTMASI
Deniz tutması, tıpta "hareket hastalığı" olarak ifade ettiğimiz bir grup problemin başında gelir. Normalde alışık olmadığımız tipte bir hareketle karşılaşıldığında, iç kulakta yerleşik denge organı beyne ve beyin sapına bu uyarıları gönderir. Beyin sapındaki bu merkezler, tamamen tesadüf eseri, kusma-bulantı merkezlerine komşu olduklarından "indirekt" olarak uyarılardan etkilenirler ve problemin bizi en çok rahatsız eden yönü, bulantı ve kusma bu şekilde ortaya çıkar.
Hepinizin bildiği gibi görme yetisi de denge de ciddi rol oynar. Bunun kısıtlandığı, kapalı alanlar, kamara- koridor içi, karanlıkta gece seyri gibi durumlar, olayı şiddetlendirir.
Güverteye çıkmak ve ufka bakmanın yararı budur. Gözler hareketi anlar ve beyin sapında iç kulaktan gelen diğer uyarılarını baskılarlar. Güverteye çıkmanın bir başka yararı, kötü koku vs gibi, mide bulantısına sebep olabilecek diğer uyarıları engellemektir. Fırtınaya çıkarken sintinenizi temiz tutmak sadece bir titizlik saplantısı değildir. Zaten kapalı havalandırmalar ve pencereler dolayısıyla içerideki havaya, bir de oradan oraya savrulan mazot kokularının eklenmesini, özellikle hanımlar hiç istemezler.
Yenilen yemeklerin bozukluğu ve midenin dolu olması da buna aynı şekilde etki eder. Gözleri meşgul edecek tarzda, kitap okumak veya bilmece çözmek oldukça zararlıdır. Keza öne doğru eğilmek, yerden birşeyler toplama durumunda iç kulak maksimum etkilenir. Fırtına seyrinde ortalık dağılmışsa, tecrübeli denizciler onu toplamaya çalışmazlar.
Müzik dinlemek, iç kulaktan gelen uyarıları belli ölçüde baskılar, yararı olur. Beyni meşgul edecek dikkati bir yere toplayan meşgaleler, dümen tutmak gibi, uyarıları ciddi azaltır. Görme fonksiyonuyla ilgili hareket yönüne doğru bakmak yararlı, mesela otobüste olduğu gibi geriye doğru bakmak, zararlıdır. Hareket yönüyle ilgili, semazenlerin örneğini verirsek daha yararlı olur. Semazenler bildiğiniz üzere, düz bir zeminde, aşağı-yukarı (vertikal) hiçbir hareket yapmadan, kendi etraflarında dönerler (rotasyon). İç kulak kaynaklı uyarıları engellemek için başlarını 45 derece tek bir tarafa çevirmeleri bunun içindir.
Ancak dalgalı bir denizde rotasyonel, dönme hareketi azdır. Daha çok vertikal, yani aşağı-yukarı ve sağa-sola hareketler mevcuttur. Bunlar her seyirde farklı olabilir. Kişi hangi pozisyonda rahat ediyorsa, yastıklı veya yastıksız uzanmak, dik oturmak, o şekilde kalmalıdır. Uyumak yararlı olabilir. Kamarada yatılıyorsa, iyi havalanmasına özen gösterilmelidir.
Her ne şekilde olursa olsun, bir süre sonra bünye deniz tutmasına alışır. Bu süre genelde 2 gündür. 2-3 gün denizde kaldıktan ve sallanan zeminde uyuduktan sonra, karaya çıkınca sallanıyor gibi hissetmenin sebebi budur. Beyin ve diğer merkezler sallanan zemine adapte olmuştur, yeni ortama uyum sağlamaları için yine belli bir süre geçmesi gerekmektedir.
Dramamine denilen ilaç uyarıları, denge organı seviyesinde baskılar. Seyre çıkmadan yarım saat 45 dakika önce alınmalıdır. Kusma başladıktan sonra ağızdan alınacak ilaçlar etkisizdir. Dramamine’in en önemli yan etkisi uykudur. Dikkat eksikliği yapar. Dümen tutanlara tavsiye edilemez. Metpamid veya emedur gibi kusma önleyici ilaçlar, uyarıları engellemez. Sadece kusmaya engel olur.
Kusma uzun zaman devam ederse, özellikle sıvı ve tuz kayıpları yaşanabilir. Böyle bir durumda sıvı ve tuz alımı çok önemlidir. Uyarıcı etkiye sahip ilaçlar ve mesela kahve, çay veya Coca Cola-Enerji içecekleri algılamayı arttırdıkları için zararlıdır. Öncesinde almamak lazımdır.
ARI SOKMASI- BALIK ÇARPMASI
Akeniz ve Ege kıyılarında birçok bölgede arı yetiştiriciliği mevcuttur. Deniz suyu üzerinde kendi ihtiyaçlarını gidermek için dolaşan arıların en sık ziyaret ettiği yerlerin başında tekneler gelir. Arılar tatlı suya suya gelir.
Arılar gündüz vakti dolaşırlar, güneş battıktan sonra yuvalarına giden yolu bulamadıkları için ortadan kaybolurlar. Rahatsızlık vermezler
Yemek ortamında bir kase içinde kavrulan çekilmiş veya çekirdek kahve kokusuyla arıları uzak tutar.
Bizim sularımızda en sık karşılaşılan zehirli balıklar ve deniz canlıları
Trakonya: Denizlerimizde yaşayan en zehirli balıklardandır. Ortalama 17-18, en çok 35-40 santimetre boya erişir. Hareketsiz bir balıktır. Fakat deniz dibinde avlarına karşı çok süratlidir. Zehirleri bir insanı sakat bırakabilir. Bu nedenle dikkat edilmelidir. Denizden çıktıktan, hatta öldükten sonra dahi zehirliliği devam eder. Özel olarak avcılığı yapılmaz. Aynı zamanda çarpan balığı olarak adlandırılan trakonya, küçük balık ve kabuklularla beslenir. Kış aylarında derinlere çekilir. Eti lezzetli olmakla beraber az avlandığından ekonomik değeri yoktur.
İskorpit: Marmara ve Boğaz balığıdır. Kafası büyük, dikenli üzeri benekli koyu renk bir balıktır. Dişleri olmadığı için, ağzı açıkken başparmak ile ağzından tutularak iğneden çıkartılır.
Vatoz: Kuyruğundaki zehirli iğnesi ile sokar. Derin su balığıdır. Kuyruğu daha kalın ve üzeri benekli keler ile karıştırılır.
Sokkan: Ege ve Akdeniz’e has bir balık olup, adından da anlaşılacağı gibi, karnının altındaki yüzgecindeki dikeni ile sokar. Ciddi ağrı yapar.
Deniz anası: Bizim sularımızda zehirli denizanaları çok sık bulunmaz. Ancak özellikle tropikal denizlerde en sık ölüme sebebiyet veren deniz canlısı olarak bilinmektedir. Deniz canlılarından insan vücuduna karışan zehirlerin tamamı yapı itibarıyla bir proteindir. Proteini vücuttan uzaklaştırmak için hemen amonyak tatbiki veya sıcak uygulaması sık kullanılan yöntemlerdendir.
Genelde basit ısırık veya sokmalardır. Isırılan yerin daha yukarısına turnike uygulanması veya yaranın kanatılarak ağzında yara olmayan birisi tarafından emilerek zehirin vücuttan uzaklaştırılması teknikleri tıbbi olarak ön planda tavsiye edilen uygulamalar değildir.
Ülkemizde bilinen zehirli balıklar. Yukardan aşağıya sokkan, iskorpit, trakonya ve vatoz
DENIZ KESTANESI BATMASI
Karaya çıkarken mutlaka ayakkabı giyiniz. Miktar olarak azsa sivri bir iğne ucu ile, steril çalışarak çıkartılır. Çok sayıda ve yaygınsa, daha detaylı bir girişim ve tedavi gerekebilir. Profesyonel yardım alınız.
Belli bir süre bırakılan kestane iğnesi, kendiliğinden çıkabilir. Bu süre zarfında enfeksiyon olasılığı vardır. Tırnak kenarı gibi yerlerde tehlikelidir, devamlı su ortamında kendi haline bırakılmamalıdır.
Ülkemiz sularındaki deniz kestaneleri genelde zehirli değildir.
KAFAYA BUMBA ÇARPMASI
Beklenmeyen anda kafaya çarpan bumba, bir yelkenli teknede olabilecek en tehlikeli durumlardan birisini oluşturabilir. Baygın şekilde suya düşen kazazede ciddi hayati tehlike içindedir.
İstenmeyen kavança açısından pupa ve geniş apaz seyirleri daha tehlikelidir. Direğin ve çarmıkların önü güvenlidir. Varsa kokpitteki bimini veya serpinti körüğü altında bulunulduğunda risk yoktur. En az bumba kadar tehlikeli olan bir diğer unsur, ana yelken iskotası ve makarasıdır.
EL- AYAK TRAVMALARI
Mutlaka eldiven ve ayakkabı giyiniz. Özellikle sert havalarda, yanaşmalarda veya yelken manevralarında halatları tutan eller ciddi aşınır.
Teknede en çok sorun çıkartan konuların başında, kol saati, yüzük, kolye ve küpe gibi aksesuarların sebep olduğu yaralanmalar gelmektedir.
Herhangi bir kırık durumunda kırığı atel ile tespit edip, ağrı kesiciler ile ağrıyı kesmek ve azaltmak genel yaklaşımdır.
Burkulmalarda da uygun şekilde sararak eklemin hareketini azaltmak yoluna gidilmelidir.
GÜNEŞ ÇARPMASI ve YANIK
Yelkenli teknelerde en sık karşılaşılan sağlık sorunlarından birisi de güneş çarpmasıdır. Özellikle açık renk tenli kişilerde daha sık ve ciddi olarak görülür.
En önemli tedavisi önlenmesidir.
Öncesinde, sezonda güneşe maruz kalmamış kişilerde daha ciddi boyutlara varabilir. Koruyucu kremler, yavaş yanmak, güneşlenmemek, ilk günler gölgede kalmak, uzun kollu bluzlar, geniş kenarlı bir şapka büyük yarar sağlar. Güneş kremleri en az 30-35 faktörlü olmalı, sık ve düzgün sürülmeli. Sürüldükten ancak yarım saat sonra güneşe çıkılmalıdır.
Oluştuktan sonra tedavide buz uygulanması, deriyi nemlendiren kremler, acıyı alacak pomadlar (anestol merhem) ve iyileşmeyi hızlandıracak tedaviler (bepanthene merhem) ile eğer risk varsa antibiyotik tedavinin eklenmesi uygun olur. Güneşin devam eden etkisini azaltmak için pansumanı kapalı yapmak uygun olmakla beraber, deniz ve tekne ortamında ıslanmamasına dikkat etmek uygun olur.
İLK YARDIM ÇANTASI (bulundurulması gerekenler)
-
Dramamine tb (Deniz tutması, vertigo)
-
Metpamid tb (Deniz tutması, kusma bulantı, vertigo)
-
Aspirin tb (Ağrı kesici, ateş düşürücü)
-
Voltaren tb (Ağrı kesici)
-
Muscoril tb (Kas gevşetici)
-
Apranax forte tb (Ağrı kesici)
-
Nidilat cap (Tansiyon ilacı)
-
İsordil tb (Kalp damar sorunlarında)
-
Zyrtec tb (Antiallerjik)
-
Zitromax tb (Antibiyotik)
-
Cipro tb (Antibiyotik)
-
Rennie tb (Antasit)
-
Nexium tb (Mide sorunlarında)
-
Librax tb (Hazımsızlık ve mide-bağırsak sorunlarında)
-
Pancreoflat tb (Hazımsızlık için)
-
Stilex krem (Allerjik cilt reaksiyonları, kaşıntılar, böcek sokmaları için)
-
Furacin krem (Enfekte yaraların tedavisi için)
-
Anestol Pomad (Yanıklarda, cilt tahrişlerinde)
-
Sipragut kulak damlası
-
Tobrex göz damlası
-
Pharmaton cap (yoğun fiziksel aktivitelerde kullanıyoruz)
-
Adrenaline amp
-
Atropine amp
-
Avil amp (antialerjik)
-
Aminocardol amp
-
Clexane amp (kan sulandırıcı)
-
Jetokain amp (lokal anestezi)
-
Novalgin amp (ateş düşürücü, ağrı kesici)
-
Buscopan amp (kolik renal)
-
Dramamine amp (deniz tutması)
-
Metpamid amp (deniz tutması, kusma-bulantı)
-
Dekort amp (her tür alerjik reaksiyon, antienflamatuar, ödem çözücü)
-
Calpol süspansiyon
-
Claritine süspansiyon
-
Magnesie Calciné susp
-
Ventolin inhaler (Astım için)
-
Amonyak
-
Enjektörler (2’lik, 5’lik ve 10’luk)
-
Damar yolu IV-serum seti
-
Serum fizyolojik (Mediflex 150 ml-ampul)
-
Ayrıca 50’lik plastik enjektör (kulak yıkamak için)
-
Dikiş seti (steril-portegü, penset, makas, bistüri sapı, 15-11 no bistüri, sütür materyalleri veya stapler)
-
Yara bandı (su geçirmez olanlar, tagaderm, bez hansaplast)
-
Steril gazlı bez
-
Steril eldiven
-
15 cm sargı bezi (elastik)
-
Tansiyon aleti
-
Ambu ve havayolu